Birinci Balkan Savaşı sırasında yaşanan bazı ge­lişmeler şunlardır:
– Arnavutluk Osmanlı Devleti’nden ayrılarak bağımsızlığını ilan etmiştir.
– Bab-ı Ali Baskını ile İttihat ve Terakki Cemiyeti darbe yaparak hükumeti ele geçirmiştir.
– Makedonya ve Ege Adalarının büyük bir kısım Balkan Devletlerinin eline geçmiştir.
Bu gelişmeler aşağıdakilerden hangisinin bir göstergesidir?

Osmanlı Devleti Balkan Savaşlarının çıkması üze­rine Rodos ve 12 Ada’yı İtalya’ya geçici olarak bırakmıştı. Osmanlının amacı bu adaların Yuna­nistan’ın eline geçmesini önlemekti. Ancak İtalya bu adaları Birinci Dünya Savaşı’nda topraklarına kattığını ilan etmiş ve Osmanlı Devleti bunu kabul etmek zorunda kalmıştır.

Bu bilgilerden hareketle;
I. Osmanlı Devleti topraklarını koruyamayacak kadar güçsüz duruma düşmüştür.
II. Balkan Savaşları Osmanlı Devleti’nin lehine so­nuçlar doğmuştur.
III. İtalya daha sonraki yıllarda adaları Yunanis­tan’a vermiştir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

13 Nisan 1909’da Meşrutiyet rejimine karşı çıkarı­lan 31 Mart isyanı Selanik’te oluşturulan ve İttihat Terakki Cemiyeti’nin desteklediği Hareket Ordusu­nun İstanbul’a gelmesiyle bastırılmıştır. İttihat ve Terakki Cemiyeti bu isyana destek verdiğini ileri sü­rerek II. Abdülhamit’in tahtan indirilmesini sağlamış ve V. Mehmet Reşat padişah olmuştur.
Bu bilgilere dayanarak aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz?

31 Mart İsyanı’nın bastırılmasında etkili olan Ha­reket Ordusu’nun kurmay başkanlığını Mustafa Kemal yapmıştır. İsyanın bastırılmasından sonra Mustafa Kemal ordunun görevini tamamladığını ve meşrutiyet rejimini koruduğunu bundan sonraki işlerin sivil yöneticilere bırakılmasının gerekliliğini açıklamıştır.

Buna göre Mustafa Kemal;
I. Ordunun siyasi faaliyetlere karışmaması,
II. Güçlü ordunun rejimin teminatı olduğu,
III. Askerlik işlerinin aksatılmamasının gerekliliği
fikirlerinden hangilerini doğrudan savunduğu söylenebilir?

Mustafa Kemal 1905’te atandığı Şam V. Ordu Ko­mutanlığını yaptığı sırada Vatan ve Hürriyet Cemi­yeti’ni kurmuştur.
Bu durum Mustafa Kemal’in hangi kişisel özelli­ğinin doğrudan bir göstergesidir?

XIX. yüzyılda Osmanlı Devleti’ne karşı Balkan dev­letlerini kışkırtan Rusya XX. yüzyılın başlarında bu politikasına devam etmiştir. Rusya’nın amacı Balkanlarda yaşayan Slavları bir çatı altında topla­mak ve Bulgaristan üzerinden Akdeniz’e ulaşmaktı. Rusya 1911 yılında başlayan 1. Balkan Savaşı’nda Osmanlı Devleti ile mücadele eden devletlere etmiştir.

Buna göre Rusya’nın;
I. Osmanlı Devleti’ni zayıflatma,
II. Güçlü bir devlet haline gelme,
III. Yunanistan ile Bulgaristan arasındaki sorunları çözme
amaçlarından hangilerini hedeflediği savunula­bilir?

Birinci Balkan Savaşı’ndan sonra Sırbistan, Sırp­ Bulgar ittifakının çizdiği ve kendisine ayırdığı toprak parçasından daha büyük bir bölgeyi ele geçirmişti ve bunu Bulgaristan’a geri vermemiştir. Yunanistan ise Bulgaristan’ın Ege Denizi’ne ulaşmasını kuşku ile karşılamıştır. Sırbistan ve Yunanistan’ın birbirle­rine yakınlaştığını gören Bulgaristan her iki devlete savaş açmıştır. Böylece İkinci Balkan Savaşı baş­lamıştır. Yapılan savaşta Bulgaristan yenilmiştir. Bu durumdan yararlanan Osmanlı Devleti daha önce kaybetmiş olduğu Edime ve Kırklareli’ni geri almayı başarmıştır.

Bu bilgilere göre;
I. İkinci Balkan Savaşı’nın çıkmasında Osmanlı Devleti doğrudan etkili olmamıştır.
II. Yunanistan ve Sırbistan, Bulgaristan’ın güçlen­mesinden endişe duymuştur.
III. Osmanlı Devleti daha önce kaybettiği bazı bölgeleri ele geçirmeyi başarmıştır.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

Osmanlı Devleti Birinci Balkan Savaşı’nda Yunanis­tan, Bulgaristan, Sırbistan ve Karadağ ile mücade­le etmiştir. Osmanlı ordusu kısa sürede teknolojik olarak kendisinden üstün olan bu devletlere karşı yenilgi almıştır. Bulgaristan, Edime ve Kırklareli’ni ele geçirerek Çatalca’ya kadar gelmiş, Selanik ve Ege Adaları Yunanistan’ın eline geçmiştir.

Savaşta Osmanlı ordusunun yenilgi almasında;
I. Politik çekişmelerin yaşanması,
II. Birçok cephede aynı anda savaşması,
III. Cephane ve malzeme eksikliği
durumlarından hangilerinin etkili olduğu savu­nulabilir?

Mustafa Kemal, İttihat Terakki Cemiyeti ile ters düşmesi üzerine 1913 yılında Sofya askeri ateşeli­ğinde görevlendirilmiştir. O yıllarda Sofya’da sosyal hayat çok canlıydı. Üst düzey yetkililerin katıldığı danslı, yemekli toplantılarda Mustafa Kemal, Avru­pa devletlerinin temsilcileriyle doğrudan görüşme ve fikirlerini paylaşma imkanı bulmuştur. Bulgaris­tan’da kalan Türklerle yakın ilişki kurmuş ve ya­şadıkları yerleri ziyaret etmiştir. Onların sosyal ve siyasi haklarının yükseltilmesine çalışmıştır. Ayrıca Bulgar Meclisinin toplantılarını takip etmiş ve göz­lemlerinin yer aldığı raporlarına kendi analizlerini de ekleyerek hükumet yetkileriyle paylaşmıştır.

Bu bilgilerden hareketle aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz?