Soru 1 |
Halide Edip Adıvar anlatıyor:
“Mondros Ateşkes Anlaşması’nın tek taraflı olarak uygulanması sonucunda mitingler düzenlemeye ve protesto telgraflarıyla bu Anadolu’nun bizim olduğunu anlatmaya çalıştık. Sultanahmet’te konuşmacı olarak katıldığım mitingde binlerce Türk, hep birlikte vatanımızı koruyacağımıza yemin ettik. “Millet şerefle ölmeyi göze aldı.” düşüncesini içeren protesto telgraflarını İtilaf Devletlerine çektik”
Metinde geçen “Millet şerefle ölmeyi göze aldı.” cümlesi ile aşağıdakilerden hangisi ifade edilmiştir?
Bağımsızlık ve özgürlükten ödün verilmeyeceği | |
İtilaf Devletleriyle yeni bir antlaşmanın yapılacağı | |
İstanbul Hükumeti ile birlikte hareket edileceği | |
Hilafet ve saltanatın baskıdan kurtulacağı |
Soru 2 |
İngiltere ve Fransa oluşturdukları sömürge düzenini devam ettirmek istiyordu. Bu amaçla “manda ve himaye” adı verilen yeni bir yönetim sistemi ortaya koydular. Buna göre kendisini idare edemeyeceklerini iddia ettikleri ülkeler, gelişmiş ülkelerce yani kendileri tarafından yönetilmeliydi. Bu iddialar doğrultusunda Orta Doğu’yu kendi aralarında paylaştılar.
Bu bilgilere göre, aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
İngiltere ve Fransa’nın sömürge düzenini devam ettirmek istediği | |
Osmanlı Devleti’nin topraklarının tamamının mandacılık adı altında sömürgeleştirildiği | |
Sömürgeciliğin “manda ve himayecilik” adı altında devam ettiği | |
Güçlü devletlerin amaçlarına ulaşmak için Orta Doğu topraklarını aralarında paylaştığı |
Soru 3 |
Osmanlı Devleti neredeyse savaşın tek sorumlusu ilan edilmekte. Bu barış antlaşmasını imzalamamıza imkan yok. Çünkü barış şartları bağımsız bir devlet tarafından kabul edilmeyecek nitelikte ağır hükümler içermekte adeta bu antlaşma “Türklerin ölüm fermanı” niteliği taşımaktadır.
Bu antlaşma, “Türklerin ölüm fermanı” niteliği taşımaktadır.” ifadesi ile anlatılmak istenen durum aşağıdakilerden hangisidir?
Türklerin bütün yaşam hakkını elinden almak | |
Osmanlı Devleti’nin varlığını sürdürmesi sağlamak | |
Anadolu’nun birlik ve beraberliğini gerçekleştirmek | |
Ulusal cemiyetlerin kurulmasını hızlandırmak |
Soru 4 |
“İstanbul Hükumeti bu ateşkes ile kendini kayıtsız şartsız düşmanlara teslim etmeye onay vermiştir. Yalnız onay vermekle kalmamış düşmanların memleketi istilası için onlara yardım etmeyi de vaat etmiştir. Bu ateşkes olduğu gibi uygulandığı takdirde memleketin baştan sona kadar işgal ve istila edileceği şüphesizdir.”
Mustafa Kemal’e göre Mondros Ateşkes Antlaşması’nı imzalayan İstanbul Hükumeti ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Teslimiyetçi bir tutum sergilemiştir. | |
Türk halkının çıkarlarına aykırı hareket etmiştir. | |
Milli cemiyetlerin kurulmasına destek vermiştir. | |
İşgallere karşı herhangi tedbir almamıştır. |
Soru 5 |
“Yurt ve ulusun kutsal varlıklarını kurtarma ve koruma konusunda son sözü söyleyecek ve bunun gereğini yaptıracak gücün, bütün yurda bir elektrik ağı gibi yayılmış olan ulusal akımdan doğan yiğitlik ruhu olduğunu” belirtti.
Mustafa Kemal’in ifade ettiği “bir elektrik ağı gibi yayılmış ulusal akım” ile aşağıdakilerden hangisini ifade ettiği söylenemez?
Ulusal cemiyetler | |
Kuva-yı Milliye birlikleri | |
Ulusal bağımsızlık düşüncesi | |
Manda ve himaye fikri |
Soru 6 |
Mustafa Kemal artık resmen yetkisiz ve unvansız. En güçlü asken birlik olan 15. Kolordu’nun komutanı olan Kazım Karabekir Paşa’nın davranışı ise merak konusudur. Tam o sırada yaver Cevat Abbas, Mustafa Kemal’in odasına yıldırım hızıyla dalar:
– Kumandan (Karabekir) Paşa geliyorlar. Arkalarında bir bölük süvari askeri var!
Mustafa Kemal ve Rauf Bey endişelidir. Acaba tutuklamaya mı gelmektedir?
Kazım Karabekir Paşa kapıda görünür. Arkasını subaylar çevirmiştir. Binanın önünde süvari bölüğü saf nizamı almıştır. Karabekir ilerler, yaklaşır, durur, askerce selam vaziyetini alır.
– Emrindeyim Paşam! Ben, subaylarım, erlerim, kolordum, hepimiz emrinizdeyiz!
Yukarıda verilen diyaloğa göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Mustafa Kemal’in faaliyetlerinin Kazım Karabekir tarafından kabul edildiği | |
Mustafa Kemal’in askerlik görevinden istifa ettiği | |
İstanbul Hükümeti ile Mustafa Kemal’in aynı amaç doğrultusunda çalıştığı | |
Türk ordusunun da Milli Mücadele’ye destek verdiği |
Soru 7 |
“Varlığı konusunda ciddi bir endişeye düşmüş olan millet doğrudan doğruya bizzat müdahale ederek kuvvetini ve tutumunu göstermek gereği duydu. Bunun sonucunda memleketin her tarafında milli cemiyetler kurulmaya başlandı. Bu cemiyetler her türlü siyasal amaçtan tamamen uzaktır ve varlıklarını sadece memleket bütünlüğüne ve milletin haklarını korumaya çalışmıştır.”
Mustafa Kemal’in bu sözlerinden hareketle milli cemiyetlerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Türk milletinin bağımsızlığını korumaya amaçladığı | |
Siyasi bir düşünce ve amaçtan uzak durduğu | |
Türk milletinin haklarını baskı ve zor kullanarak başkalarına kabul ettirdiği | |
Türklerin yaşadığı bölgelerin işgalci güçlerin eline geçmesini önlemeye çalıştığı |
Soru 8 |
En yaşlı milletvekili olarak Şerif Bey Büyük Millet Meclisi’nin açılış konuşmasını yaptı. “Burada bulunan saygıdeğer insanlar İstanbul’un geçici kaydıyla yabancı kuvvetler tarafından işgal olunduğu halifelik makamının ve hükümet merkezinin yok edildiği hepinizce bilinmektedir. Bu duruma baş eğmek, ulusumuzun bize sunulan yabancı tutsaklığını kabul etmesi demekti. Buna karşı çıkacağız ve tutsak olmayacağız. Allah’ın yardımıyla ulusumuzun iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip kendisini yönetmeye başlandığını bütün dünyaya duyurarak Büyük Meclisi’ni açıyorum.”
Yukarıdaki konuşmaya göre Büyük Millet Meclisi’nin amaçları arasında aşağıdakilerden hangisinin yer aldığı söylenemez?
İtilaf Devletlerinin işgalinden İstanbul’un ve hilafetin kurturulacağı | |
Manda ve himayenin belli şartlar altında kabul edileceği | |
Ulusal bağımsızlık düşüncesinden asla ödün verilmeyeceği | |
Hiçbir makam ve otoriteye bağlı olmadan kararlar alacağı |
Soru 9 |
Trabzon Muhafaza-i Hukuk-u Milliye Cemiyeti’nin kurulmasına öncülük eden İstikbal gazetesi “Vatandaşlar uyku zamanında değiliz, dikkat edelim.” diyerek Türk bölge halkını sürekli ikaz eder tarzda yazılara yer vermesi üzerine Pontusçu Rumlar bu gazeteyi kendi matbaalarında basmayı reddetmişlerdir. Trabzon’da o dönemde Türk matbaası bulunmadığından İstikbal gazetesi çıkarılamamıştır.
İstikbal gazetesinin “Vatandaşlar uyku zamanında değiliz, dikkat edelim.” diyerek yazılar yazmakla;
I. Pontuşçu Rumların zararlı girişimine karşılık olarak Türk halkını uyarmak,
II. Trabzon ve çevresinin Rumların eline geçmesini önlemek,
III. Rumların basın ve yayını kullanarak yanlış haberler vermesini engellemek
durumlarından hangilerini amaçladığı savunulabilir?
Yalnız I. | |
Yalnız III. | |
II ve III. | |
I, II ve III. |
8. Sınıf İnkılap Tarihi Milli Uyanış: Bağımsızlık Yolunda Atılan Adımlar PDF Test
8. Sınıf İnkılap Tarihi Milli Uyanış: Bağımsızlık Yolunda Atılan Adımlar konusuyla ilgili sorular bulunmaktadır. Testler; kazanım odaklı güncel sorulardan oluşmaktadır.
Test İstatistikleri (Ortalama)
Doğru | 7.85 |
Yanlış | 0.91 |
Net | 7.60 |
Çözülme Sayısı | 81 |
Başarı Tablosu
İsim Soyisim | Doğru | Yanlış | Süre |
Nazmiye Nur Emlim | 2 | 7 | 21 saniye |
Ada Alkan | 9 | 0 | 404 saniye |
Ömer Ali AYDIN | 9 | 0 | 428 saniye |
Özlem Köse | 9 | 0 | 430 saniye |
Hüsne Gökkaya | 9 | 0 | 492 saniye |
Hüseyin Erdoğan | 8 | 1 | 505 saniye |
Semanur Tezel | 7 | 2 | 237 saniye |
serhat | 7 | 1 | 653 saniye |
Yaren Kökel | 6 | 3 | 477 saniye |
12039wwxx | 5 | 4 | 499 saniye |
Gönül Su Yıldırım | 4 | 0 | 1080 saniye |