Soru 1 |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “dirsek” sözcüğü farklı anlamda kullanılmıştır?
Dirseğini duvara vurunca canı çok acımış. | |
Bisikletten düşünce ikimizin de dirseği zedelendi. | |
Yolun iki dirseği arası trafiğe kapatılmış. | |
Dirseğindeki yaraya pansuman yaptık. |
Soru 2 |
“Suyu şişeye doldurmasıyla dikmesi bir oldu.” cümlesindeki “dikmek” sözcüğü aşağıdakilerin hangisinde aynı anlamda kullanılmıştır?
Belediye bazı sokaklara yeni direkler dikti. | |
Boş toprağa bir koru dikseniz otuz yılda gölge verir. | |
Oyuncu, topu penaltı noktasına dikti. | |
Sütü bardağa koy, şişeyi ağzına dikme! |
Soru 3 |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük gerçek anlamda kullanılmıştır?
Açılıştaki tartışmanın ardından ortalık iyice ısındı. | |
Ilık parlak bir güneş her tarafı ısıtıyordu. | |
Bu konuşmadan sonra içimi hüzün kapladı. | |
Herkes isteklerini söyleyince işin rengi değişti. |
Soru 4 |
I.İçim içimi yiyor kimi zaman
II.Kızıyorum gördükçe hafifliklerini
III.Ama çıkıp baktığımda tepelerinde aşağılara
IV. Anlıyorum onsuz edemeyeceğimi
Numaralandırılmış dizelerin hangisinde deyim kullanılmıştır?
I | |
II | |
III | |
IV |
Soru 5 |
Aşağıdaki atasözlerinden hangisinde karşıt anlamlı sözcükler bir arada kullanılmamıştır?
Akıllı düşman akılsız dosttan hayırlıdır. | |
Attan inip eşeğe binmek olmaz. | |
Davetsiz gelen döşeksiz oturur. | |
Az ateş çok odunu yakar. |
Soru 6 |
Aşağıdakilerden hangisi “Yazın başı pişenin, kışın aşı pişer.” atasözüyle anlamca aynı doğrultudadır?
Ağustosun yarısı yaz, yarısı kıştır. | |
Ağır yongayı yel kaldırmaz. | |
Yaz yalan, kış gerçek. | |
Ağustosta gölge kovan, kışın karnını ovar. |
Soru 7 |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “meydan” sözcüğü mecaz anlamda kullanılmıştır?
Yüz binlerce asker meydanları dolduruyordu. | |
Şehir kapılarının önündeki meydanlarda cirit oynanıyormuş. | |
Kileri kitlemezdi, eşyaları meydanda dururdu. | |
Onun cevabına meydan vermeden döndü. |
Soru 8 |
“Burun” sözcüğü aşağıdakilerin hangisinde mecaz anlamıyla kullanılmıştır?
Komşunun oğlu işe girince burnu büyüdü. | |
Adanın diğer burnunda bir kulübede yaşıyormuş. | |
Adamın burnu çok uzun, gözleri ise boncuk kadardı. | |
Çocuk, burnu kanayınca ağlamaya başladı. |
Soru 9 |
İnsana özgü nitelikleri bildiren sözcükler, insan dışındaki varlıklar için kullanıldıklarında yan anlam kazanır.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu yolla yan anlam kazanmış bir sözcük kullanılmamıştır?
Çekmecenin gözünden iğneyi çıkarsana. | |
Kara elmas Zonguldak’ta çıkarılıyor. | |
Bir diş sarımsak soyup getirir misin? | |
Hüzünlü bir sonbahar akşamı rastladım sana. |
Soru 10 |
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim açıklamasıyla birlikte verilmemiştir?
Ahmet kimseyi dinlemeyip kendi bildiğini yaparak sürekli burnunun dikine gidiyor. | |
Anlaşılan bu ay da kemerleri sıkacağız gelecek ay rahatlarız. | |
Bu kız da hiçbir şeyi beğenmiyor, her şeye dudak büküyor. | |
Sözümü uzatmayıp kısa keseyim ki kimse sıkılmasın. |
Soru 11 |
Toplantıda, bilgisayarların yenilenmesi gerektiği düşüncesi …………….. öneri
kabul edildi. Cümlenin anlamlı bir şekilde tamamlanması için noktalı yere aşağıdaki deyimlerden hangisi yazılmalıdır?
kulak tırmaladığından | |
ortaya yayıldığından | |
ağır bastığından | |
lafa boğduğundan |