8. Sınıf İnkılap Tarihi Hukuk Alanındaki Gelişmeler

Lozan’da barış görüşmeleri yapmak amacıyla konferansa TBMM Hükümeti ile İstanbul Hükümetinin çağrılması durumunun ortaya çıktığını gören TBMM Hükümeti buna engellemek amacıyla 1 Kasım 1922’de saltanatı kaldırmış ve yaşanacak olumsuz bir gelişmeyi önlemeyi başarmıştır.

Bu bilgiye göre;
I. İtilaf Devletlerinin iki hükümet arasında ikilik çı­karma amacı önlenmiştir.
II. TBMM, konferansa güçlü bir şekilde gitme im­kanı bulmuştur.
III. Barış görüşmeleri Türklerin aleyhine sonuçlan­mıştır.
yargılarından hangileri söylenebilir?

1923 yılının Ekim ayının sonlarına doğru TBMM Hükümeti istifa ederek görevden ayrılmıştır. Ba­kanların meclis içerisinden tek tek oylanarak se­çilmesi sisteminin sıkıntısı nedeniyle hükumet kurulamamıştır. Ayrıca yeni Türk devletinin devlet başkanı ve rejim biçiminin belli olmaması diğer sı­kıntıları oluşturmuştur. Bu olumsuzlukları gidermek amacıyla Mustafa Kemal arkadaşlarıyla bir araya gelmiş Cumhuriyetin ilan edilmesi kararını almıştır. Hazırlanan anayasa değişikliği sonucunda 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edilmiş. Mustafa Kemal cumhurbaşkanı İsmet İnönü ise başbakan olmuş­tur.

Bu bilgiye göre cumhuriyetin ilan edilmesiyle aşağıdaki sorunlardan hangisinin çözüme kavuştuğu söylenemez?

Saltanatın kaldırılmasıyla Osmanlı Devleti’nin varlı­ğı resmen sona ermiştir. Son padişah Vahdettin’in halife unvanını kullanarak ülkeyi terk edip İngilizle­re sığınması üzerine TBMM almış olduğu bir karar­la Osmanlı hanedanından olan Abdülmecit Efendi­’yi halife olarak atamış ve yeni halifenin kendisine bağlı olduğunu açıklamıştır.
Bu bilgilerden çıkarılabilecek en kapsamlı yargı aşağıdakilerden hangisidir?

Son padişah Vahdettin’in ülkeyi terk etmesiyle birlikte TBMM tarafından Abdülmecit Efendi halife seçildi. Kendisine sadece Müslümanların halifesi unvanını kullanması bildirilmişti. Halife Abdülmecit Efendi bir süre sonra eski rejimin gelmesini iste­yenlerin kışkırtmaları ve kendisini TBMM’den üstün görmeye başlaması ayrıca bazı milletvekillerini ka­bul edip siyasi demeçler vermeye başlaması üze­rine 3 Mart 1924’te TBMM’de yapılan görüşmeler sonucunda halifeliğin kaldırılması kabul edilmiştir.

Buna göre TBMM halifeliği kaldırmakla;
I. Siyasi kargaşanın yaşanmasını önleme,
II. Cumhuriyet rejiminin güvenliğini sağlama,
III. Dinin istismar edilmesini engelleme
hedeflerinden hangilerini gerçekleştirdiği söy­lenebilir?

Osmanlı Devleti’nde askerlik işlerinden sorum­lu olan ve adını savaştan alan Erkan-ı Harbiye Vekaleti kurumu görev yapmaktaydı. 3 Mart 1924 tarihinde Savaş Bakanlığı yerine Milli Savunma Bakanlığının kuruluşu gerçekleştirildi. Ordunun ko­muta birimi olan Genelkurmay Başkanlığı oluşturul­du ve subaylara siyaset yapma yasağı getirilmiştir.

Bu bilgiye göre;
I. Ordu ve politika birbirinden ayrılmıştır.
II. Cumhuriyet rejiminin demokratikleşmesinin önü açılmıştır.
III. Ordunun güçlü tutulması amaçlanmıştır.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?

Evlenme, boşanma, nafaka ve miras gibi konuları belirleyen aile hukukuna Medeni Kanun denir. Me­deni Kanunla ilgili işlemler, Osmanlı Döneminde İs­lam hukukuna göre çözümlenmekteydi. Laik devlet anlayışını benimseyen Yeni Türk Devleti 17 Şubat 1926’da İsviçre Medeni Kanunu’nu Türk toplumu­nun ihtiyaçlarına göre düzenleyerek kabul etmiştir. Medeni Kanun ile Türk kadını miras, nafaka ve evli­likte resmi nikahın yanı sıra istediği mesleğe girme hakkını elde etmiştir.
Bu bilgilerden Medeni Kanun ile ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz?

20 Nisan 1924’te yürürlüğe giren 1924 Anayasa­sı’nda; egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, dev­letin yönetim şekli cumhuriyet, dili Türkçe, başken­ti Ankara ve dini İslam’dır maddeleri yer almıştır. 1924 Anayasası’nda yapılan değişikliklerle 1928 yılında “Devletin dini İslamdır” maddesi kaldırılmış, 1930’da kadınlara belediye seçimlerine katılma 1934’te ise milletvekili seçme ve seçilme hakkı ve­rilmiştir.
Bu bilgilere göre aşağıdaki yargılardan hangisi söylenemez?

1. TBMM’de, 1 Kasım 1922 tarihinde kabul edilen kanunla halifelik ile saltanat birbirinden ayrılarak saltanat kaldırıldı. Bu kanunla “milli iradeye da­yanmayan hiçbir kuvvet ve heyetin tanınmadığı” belirtildi. Egemenliğin Türk milleti adına, onun tek ve gerçek temsilcisi olan TBMM tarafından kullanı­lacağı kesin olarak ortaya kondu.

Bu bilgiye göre;
I. Saltanatın kaldırılması ile milli egemenlik ilkesi güçlenmiştir.
II. Egemenliği Türk milleti adına TBMM kullan­maktadır.
II. Halifelik ve saltanat kurumları birlikte kaldırıl­mıştır.
IV. Osmanlı Devleti saltanatın kaldırılmasıyla fiilen sona ermiştir.
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?