Kurtuluş Savaşı başarıyla sonuçlanmış, Mudanya Ateşkes Anlaşması imzalanmış ve sıra barış görüşmelerine gelmişti. İtilaf Devletleri Lozan’da yapılması planlanan barış görüşmelerine hem Osmanlı hem de TBMM Hükûmeti’ni davet ettiler.

İtilaf Devletleri bu şekilde davranarak;
I. İki hükûmet arasındaki görüş ayrılığından yararlanma,
II. Türk milletinin temsilinde ikilik yaratma,
III. Osmanlı Devleti’ni koruma altına alma,
hedeflerinden hangilerine ulaşmayı amaçlamışlardır?

Büyük Millet Meclisi’nin saltanat makamının kaldırılması yönünde bir karar vermesinin nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

Mustafa Kemal, gençlik yıllarından itibaren en ideal yönetim biçimi olarak gördüğü cumhuriyete ulaşma düşüncesindeydi. Bu düşüncesini hayata geçirmek için ülkenin içinde bulunduğu koşulları dikkate alarak hareket etti. Lozan Konferansı öncesinde İtilaf Devletleri’nin Türk milletinin temsilinde ikilik yaratma çabasını bir fırsat olarak gördü ve bu durumu engellemek için saltanatın kaldırılmasına karar verdi. Bu karar cumhuriyet ve demokrasiye doğru atılan en önemli adımlardan birini oluşturdu.
Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

“Osmanlı hanedan ve saltanatının devam ettirilmesine çalışmak, elbette Türk milletine karşı en büyük kötülüğü işlemekti. Çünkü millet her türlü fedakârlığı göze alarak istiklalini kazanmış olsa da saltanat sürüp gittiği takdirde, bu istiklale, kazanılmış gözüyle bakılamazdı.”
Mustafa Kemal Atatürk bu sözüyle aşağıdakilerden hangisini benimsediğini ifade etmiştir?

1 Kasım 1922 tarihinde kabul edilen bir kanunla halifelik ve saltanat makamlarının birbirlerinden ayrılmasına ve saltanatın kaldırılmasına karar verildi. Bu gelişme üzerine Padişah Vahdettin 17 Kasım 1922 günü İngilizlere sığınarak İstanbul’dan ayrıldı. Vahdettin’in yurdu terk etmesi üzerine TBMM 18 Kasım 1922 tarihinde Osmanlı soyundan gelen Abdülmecid Efendi’yi halife olarak seçti.
Yalnızca bu bilgiler göz önüne alındığında aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?

Mustafa Kemal Ankara’nın başkent olmasıyla ilgili düşüncelerini Nutuk adlı eserinde şöyle ifade etmiştir: “… Ankara’nın gerek iklim, ulaştırma araçları, gelişim yeteneği, gerekse kuruluşlar ve örgütler bakımından hiç de uygun ve elverişli olmadığını söylüyorlar ve: “İstanbul’un başkent olması gereklidir ve buna yazgılıdır.” diyorlardı. Bu sözlere dikkat edilirse, bizim payitaht teriminden çıkardığımız anlam ile bu sözlerde başkent terimini kullananların görüşleri arasında bir ayrılık vardır. Bundan dolayı, başkent seçiminde daha önceden verilmiş kararımızı resmi olarak ve yasa ile saptayarak uygulamaya koyduk. Böylece “payitaht” teriminin de yeni Türkiye Devleti’nde anlamı ve yeri kalmadığını belirtmiş olduk.”

Mustafa Kemal bu sözleriyle Ankara’nın başkent ilan edilmesiyle Türk ve dünya kamuoyuna aşağıdaki mesajlardan hangisi vermiştir?

Ankara’nın başkent olarak ilânı kentin sosyal ve ekonomik olarak gelişmesine büyük katkı sağlamıştır. Ankara, Cumhuriyet’ten sonra modern Türkiye’nin en önemli şehirlerinden biri haline gelmiştir.
Cumhuriyet’ten önceki dönem için Ankara ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

Mustafa Kemal Atatürk cumhuriyet yönetimiyle ilgili düşüncelerini şu sözlerle ifade etmiştir: “Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemiyle devlet şekli demektir… Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir… Bugünkü hükûmetimizin, devlet teşkilatımızın doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hükûmet teşkilatıdır ki, onun adı Cumhuriyet’tir. Artık hükûmet ile millet arasında geçmişteki ayrılık kalmamıştır. Hükûmet millet ve millet hükûmettir. …Türk milletinin tabiatına ve geleneklerine en uygun olan yönetim, cumhuriyet yönetimidir… “
Bu ifadelere göre cumhuriyet yönetimi ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?

Cumhuriyet yönetiminin kendini en iyi ifade ettiği sistem demokrasidir. Demokrasi, cumhuriyet yönetiminin ulaştığı en ideal yönetim sistemidir. Ancak her cumhuriyet yönetimi demokratik özelliklere sahip olmayabilir. Demokrasi yönetimlerinde ulusal egemenlik, eşitlik, özgürlük, çoğulculuk, katılımcılık ve siyasal partiler vazgeçilmez unsurlardır.
Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi bir cumhuriyet yönetimini demokratik kılan özellikler arasında yer almaz?

– Yüzyıllardır süren kişi egemenliğine son verilmesi
– Millet iradesinin devlet yönetiminde hâkim olması
– Tüm vatandaşların seçme ve seçilme haklarına sahip olması
– Temel hak ve hürriyetlerin anayasal güvence altına alınması
– Tüm vatandaşların yasalar önünde eşit hale gelmesi
– Toplumsal ve siyasal yaşamda kadın-erkek ayrımına son verilmesi

Bu özelliklerin tümünü kapsayan başlık aşağıdakilerden hangisidir?

Aşağıdakilerden hangisi yeni Türk Devleti’nin cumhuriyet yönetimiyle sağladığı temel kazanımlar arasında yer almaz?

Mustafa Kemal Atatürk, Türk gençlerine şöyle seslenmiştir: “Gençler! Cesaretimizi kuvvetlendiren ve devam ettiren sizsiniz. Siz, almakta olduğunuz eğitim ve kültür ile insanlık meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir özgürlüğünün en değerli simgesi olacaksınız. Ey yükselen yeni kuşak! Gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve devam ettirecek sizsiniz!”
Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk gençliğine verdiği görevi en iyi ifade eden cümle aşağıdakilerden hangisidir?

Aşağıdaki ifadelerden hangisi Mustafa Kemal’in Millî Mücadele yıllarında ileride Cumhuriyet rejimini uygulamayı düşündüğünü en iyi şekilde anlatmaktadır?

1517 yılında Yavuz Sultan Selim’in Mısır’ı fethiyle birlikte halifelik kurumu Osmanlılara geçti. Böylece Osmanlı padişahları sultan unvanlarının yanı sıra halife unvanını da kullanmaya başladılar. Osmanlı Devleti’nin güçlü olduğu dönemlerde halifelik kurumunun siyasal yanı pek fazla öne çıkarılmadı. On dokuzuncu yüzyıldan itibaren milliyetçi isyanların görülmesiyle birlikte devlet dağılmaya başladı. Dağılma tehdidi karşısında Osmanlı topraklarında yaşayan Müslümanları bir arada tutmayı amaçlayan Osmanlı Sultanları halifelik unvanlarından yararlanmak istediler. Ancak Birinci Dünya Savaşı’nda halifelik kurumuna dayanılarak ilan edilen kutsal cihat istenilen sonucu doğurmadı.

Buna göre halifelik kurumu ile ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz?

Lozan Barış Görüşmeleri öncesinde saltanat ve halifelik kurumları birbirinden ayrıldı ve saltanat kaldırıldı. Bu kararla birlikte Vahdettin’in halife olarak yalnızca dinsel yetkilerini kullanabileceği ve siyasal bir kimliğinin olmayacağı belirtildi.
Aşağıdakilerden hangisi TBMM’nin saltanatı kaldırmasına rağmen halifeliği kaldırmamasının nedenlerinden biri olamaz?